Bence erkeğin adam olduğunu hissedebildiği en önemli kıyafettir takım elbiseler. Tabi hissedebilmek için önce adam olmak lazım.Klişe olmuş,elbise içi dışı,adamın varlığı yokluğu aforizmasına yanaşmadan asıl keyifli kısımdan devam etmek isterim. Zira bu tartışmalar insan oğlunun çeşitliliğiyle paralel olarak, yeryüzü var oldukça devam edecek, paradoksal bir konudur. Noktayı şöyle koyabilirim ki, bir adamın varlığı, diğerlerinin adamlıktan yoksunluğuyla değer kazanır.
Bunun benzeri olduğumuz zamanlarda babamla ilgili çocukluğumda hayranlıkla izlediğim iki an vardı. Birisi araba kullanırken, diğeri de takım elbise giydiği zamanlar. Büyüyünce bende giyebilecek miyim derdim. Büyüdük, adam olduk mu bunu söyleyecek ben değilim ama arabayı da kullanıyoruz, takımı da giyiyoruz.
İş hayatımın bir döneminde de sürekli takım elbise giyme durumum hasıl olmuştu. Şu an ki işim gerektirmiyor ama şartları bunu gerektirecek şekilde şirketin planlamasında ince bir ayrıntı olarak aklımın bir köşesinde tutuyorum. Ciddiyet ve işe olan saygı benim felsefemde bir bütünü kapsar ve öncelikle kendine olan saygıdan geçer. Takım elbise de bunun sembolik bir parçasıdır. Evde pijama neyse, işte takım elbise o dur. Doğal yaşam ortamlarımızın formaları bunlar.
Benim için önemli. Dolayısıyla sıklıkla da bahsederim burada takım elbiselerden. Hayata bakışımdaki yeri budur.
Takım elbise candır.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder