Gezmeyi seven birine “ Kutuplarda tatil var “ demişler.
“ Yalan değilse uzak sayılmaz “ demiş...
Çünkü arzu engel tanımaz.Hiçbirşey uzak sayılmaz...
Yeter ki arzulayıp inanasın.
Sen arzu ve inanç tohumlarını ek,beklediğini alamazsan bırak ürün vermeyecek toprak utansın...
Arzulamayı,uzakları yakın kılmayı ve başarıyı öğrenmelisin...
Buna rağmen ürün alamıyorsan kendini arasıra nadasa bırak...
Bazen de hayata karşı susma hakkını kullanmalısın.
Çünkü mutsuzluğunu öğrenip kimseler mutlu olmamalı...
Susma hakkını kullandığında içinden kendine sor “ Sen kimsin ? “ diye...
ve hemen “Bana ne !“ diye cevapla ve neysen onu yaşa...
Daima yaşamla oyna ve yaşamda kal...
Bu arada nelerden ayrılıp, nelerle buluşman gerekir karar ver.
Hayata karşı disiplinin olsun..
Bugün bir at gezintisine çık desem, at nerde ? Diyeceksin…
Şansını ve isteklerini bir at gibi sürebilirsin…
Ya da sevmediğin biriyle sabah birlikte balığa çıkın…
Akşam dönüşte onu sevmeye başlarsın…
Balık tutarken seyrettiğin bulutları,martıları ve denizi birilerine hediye et…
Hayata balıkçı gibi bakmaya başla..
Bugün güzel bir hikaye,güzel bir film,güzel bir mail gelip seni seçmeli.
Tadına varılacak bir gün yaşatmalı…
Okuduğun hikaye,seyrettiğin film ve aldığın mail’den sonra sendeki bir kavramı tartışmaya aç…
Kendi özünden yola çık aklını kimseye emanet etme…
Dalgaların kumsalı öptüğü hikayeler,sevginin coştuğu filmler ,kaybetmeyi öğreten maçlar…
Ve gidişlerin dönüş olduğunu sana ileten sevdiklerinin mail’leri,
Yüzme bilmeyen umutlarını suya düşürmezler…
Kaplumbağların yollar hakkında,
Tavşanlardan çok daha fazla şey anlatabileceğini ileten sevdiklerinin mail’leri…
Karanlıkta uyanık duran aydınlıkta ise uykuda olanları ileten sevdiklerinin mesajları…
Uçmasını bilmeyen umutlarını yere düşürmezler…
İçindeki umutlar beline bağlanmış taş gibidir.
Onunla ne yüzebilir ne de uçabilirsin…
Sadece sana göstermediği karanlık yüzüyle bir ay gibi sana gülümser…
Ben gene de yeni sabahlar…
Yeni umutlar dilerim...
Çok değerli büyüğüm İlker İnal'ın paylaşımıdır.