4 Temmuz 2011 Pazartesi
Toplanma Merkezi
Arada insanın içinden gelen karalama duygusu, klavyenin başına geçtiğinizde veya elinize bir kağıt kalem aldığınızda, bir anlık duraksamaya sebep oluyor.
Pek çok şey belirmişken aklınızda, bunları yazıya dökmeye gelince, bütün harfler sanki bir panik havasına bürünüyor. Koca bir meydanda oradan oraya koşuşturan bir sürü küçük çocuk gibi. Seviyorum o hallerini. İnanılmaz heyecanlandırıyor.
Çocukların her hali etkilemiştir beni. Kimi zaman mutlu eder, güldürürler, ki en çok tercih ettiğimdir. Etmeliyim de. Zira kim ister ki üzüntülü bir çocuk görmeyi. Ancak kimi zaman üzüntülü bir çocuk, bir insandan çok daha fazla şey anlatır sana. Saf haldeki bir ruhun üzüntüsü, içinde barındırdığı naiflik, merhamet duygusunu güçlendirir. Oradan yansıyan üzüntü ile pekişmiş bu iyi duygu, insanlara daha pozitif yaklaşım kaynağıdır benim için.
Çocukları seviyorum. Her hallerinden yaşamın saf halini öğreniyorum. Zira hepiniz gibi ben de çocuktum. Maalesef özlüyorum. Şu an mutlu olsam dahi.
Çocuk harflerim de böyle işte. Hepsinde bir duygu yüklü kelimelerimin tek tek özel karakterleri onlar. Hepsi birer adım, konuşurken kağıda iz bırakan, cümlelerimde hayatı takip ettiğim, beni anlatan, anlatmaya çalışan, kimi zaman başaramayan, kimi zaman da tam benim adım.
Yine o meydanda toplandık ben ve takımım. Hizaya gelme ve kendini doğru ifade etme zamanı.
Askerlik döneminden aklımda yer etmiş en etkin komuttu şu an aklıma gelen.
DİKKAAYTT!!!
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder